top of page

Türkiye, Emisyon Ticaret Sistemine (“ETS") Geçişte Yeni Bir Eşiği Aştı: ETS Yönetmelik Taslağı Yayınlandı

  • Yazarın fotoğrafı: Goldstein Carbon
    Goldstein Carbon
  • 29 Tem
  • 8 dakikada okunur
Türk ETS yönetmelik taslağı duyuru bannerı, yerli karbon kredisi vurgusu


İklim Kanunu’nun Temmuz 2025’te Resmi Gazete’de onaylanmasının ardından ETS’ye ilişkin ilk yönetmelik taslağı kamuoyuna sunuldu. Taslak, emisyonların izlenmesi, raporlanması ve doğrulanmasına dair kapsamlı düzenlemeler içeriyor. 


Türkiye’de sera gazı emisyonlarının kontrol altına alınması ve Emisyon Ticaret Sisteminin (ETS) uygulanmasına yönelik mevzuat altyapısı şekillenmeye devam ediyor. Resmî Gazete’de yayımlanan İklim Kanunu’nun ardından, ETS’nin uygulanmasına dair ayrıntıları ve teknik çerçeveyi içeren ilk yönetmelik taslağı kamuoyu ile paylaşıldı. 


Söz konusu taslak; emisyon izleme, raporlama ve doğrulama (MRV) süreçlerine ilişkin usul ve esasları belirlerken, ETS kapsamındaki faaliyetlerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının nasıl yönetileceğini de düzenliyor. Ayrıca, doğrulayıcı kuruluşlar ve işletmelerin yükümlülükleri detaylandırılarak, bu sürece dahil olan gerçek ve tüzel kişilerin yetki ve sorumluluk alanları açık bir şekilde tanımlanıyor. 


Yönetmelik taslağı, Türkiye'nin ETS altyapısını oluşturma sürecinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilirken, kamuoyu katkısına da açık bir yaklaşım benimsendi. Taslağa ilişkin görüş ve itirazlar 4 Ağustos 2025 tarihine kadar ilgili mercilere iletilebilecek. 


Yönetmelik taslağında dikkat çeken, uygulama ve uyum açısından kritik öneme sahip temel düzenlemeleri ve hüküm başlıkları bu blog yazısında Goldstein Carbon tarafından kapsamlı bir şekilde incelendi.


İçindekiler: 



ETS Kapsamına Giren Faaliyetler ve Tesis Kategorilendirmesi 


Yönetmelik kapsamında tesisler, kurulu kapasitelerine göre ihtiyatlı biçimde hesaplanan yıllık sera gazı emisyon miktarlarına göre üç ana kategori altında sınıflandırılmaktadır: 


  • Kategori A Tesis: 50.000 ton CO2 (eşd)’ye eşit veya daha az olan tesis

  • Kategori B Tesis: 50.000 – 500.000 ton CO2 (eşd) arası olan tesis 

  • Kategori C Tesis: 500.000 ton CO2 (eşd)’den fazla olan tesis 


NOT: Bütün kategorilerde biyokütleden kaynaklanan CO2 hariç, transfer edilen CO2 dahil, kurulu kapasitesine göre ihtiyatlı olarak hesaplanmış yıllık emisyonlar baz alınır. 


Mevzuat esasen B ve C kategorisindeki tesisleri kapsamakta olup, enerji üretimi, demir-çelik, alüminyum, çimento, kimyasal üretimi ve kâğıt endüstrisi gibi karbon yoğun sektörleri doğrudan hedef almaktadır. 


Her sektör ve faaliyet tipi için belirli sera gazları tanımlanmış olup, ilgili yükümlülükler detaylandırılmıştır. Sera gazı emisyon izni, beş yıl geçerli olacak şekilde düzenlenmekte ve yenilenmesi zorunlu tutulmaktadır. 


ETS kapsamına giren faaliyetler tablosu: enerji, metal, kimyasal, inşaat, kağıt sektörleri
Tablo 1 - ETS Kapsamına Giren Faaliyetler

ETS Üst Sınırı ve Tahsisat Mekanizması


Emisyon Ticaret Sistemi kapsamında belirlenecek olan üst sınırda, emisyon yoğunluğu temelli belirleme yaklaşımı esas alınacaktır. Bu üst sınır dahilinde yapılacak tahsisatlar, İşlem Kayıt Sistemi üzerinden ihraç edilecek ve birincil piyasada satışa sunulabilecek veya ücretsiz olarak dağıtılabilecektir. İşletmeler, tesis bazında hesaplanan ve doğrulanmış sera gazı emisyon raporları ile belgelenmiş emisyon miktarları kadar tahsisatı, her yükümlülük yılının Kasım ayının son iş gününe kadar İşlem Kayıt Sistemi üzerinden teslim etmekle yükümlü olacaklardır. 


Emisyon üst sınırı kapsamında yapılacak tahsisatlar, İşlem Kayıt Sistemi aracılığıyla ihraç edilecek ve bu tahsisatlar birincil piyasada işlem görebilecek ya da ücretsiz olarak piyasaya sunulabilecektir. Bu sürecin uygulanmasına ilişkin detaylar ise Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayımlanacak alt düzenleyici mevzuatla belirlenecektir. 


Ücretsiz tahsisatlara ilişkin dağıtım sürecinde, tesislerin alt bileşenlerine dayalı olarak kıyaslama yöntemi esas alınacaktır. Bu çerçevede kıyas değerinin hesaplanmasına dahil edilecek işletme sayısı, sektörel faaliyet katsayısı ve ücretsiz tahsisat oranı, Karbon Piyasası Kurulu tarafından, Başkanlığın önerisi doğrultusunda belirlenecektir. 


İşletmeler, tesislerini alt tesis bileşenlerine ayırarak ürün kıyasına, ölçülebilir ısı kıyasına, yakıt kıyasına veya üretim sürecine dayalı şekilde sınıflandıracak ve kıyaslamalarını buna göre gerçekleştirecektir. Doğrulanmış yıllık emisyon verisi, bu alt tesis düzeyinde tanımlanacak ve kıyas hesaplamalarının temelini oluşturacaktır. 


Her bir uygulama dönemi için alt tesislere ait kıyas değerleri ise, uygulama döneminin başlayacağı sistem yılından önceki yılın Kasım ayının son iş gününe kadar Başkanlık tarafından ilan edilecektir. Bu yaklaşım, şeffaflık, öngörülebilirlik ve sektörler arası adil rekabetin sağlanması açısından kritik öneme sahiptir. 


Örnek - ETS Kapsamındaki Kimyasal Üretim Tesisi 


Diyelim ki yıllık ortalama 800.000 ton CO₂ (eşd.) emisyon salımı yapan, yılda 300.000 ton Kimyasal Bileşen X üreten ve faaliyet gösterdiği alan neticesinde ETS kapsamına doğrudan giren bir üretim tesisi olsun. Bu durumda tesis, Kategori C sınıfına girer çünkü yıllık emisyonu 500.000 ton CO₂ (eşd.)’nin üzerindedir. Dolayısıyla bu tesis, sera gazı emisyon izni almak ve iznini her 5 yılda bir yenilemek zorundadır. 


Karbon Piyasası Kurulu tarafından belirlenen ulusal emisyon üst sınırı içinde bu tesise, belirli bir tahsisat yapılır. Tahsisat şu yollarla olabilir: 


  • Ücretsiz tahsisat (örneğin, sektörel rekabetin korunması amacıyla) 

  • Birincil piyasa satışı (İşlem Kayıt Sistemi üzerinden satın alma) 


Tesis; faaliyet tipine göre aşağıdaki alt bileşenlere ayrılabilir: 


Reaktör Ünitesi  Ürün Kıyaslaması (Product Benchmarking) 


Buhar Üretim Sistemi  Isı Kıyaslaması (Heat Benchmarking) 


Doğalgaz Yakıt Sistemi  Yakıt Kıyaslaması (Fuel Benchmarking) 


(Tesisin elektrik enerjisi ihtiyacını yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladığı farzedilmiştir.)


Her bir alt tesis bileşeni için, sektöre özgü verimlilik benchmark değerleri esas alınarak ücretsiz

tahsisat hesaplanır. Aşağıda örnek hesaplamalar sunulmuştur: 


Reaktör Ünitesi (Ürün Kıyaslaması): 


  • Sektörel benchmark: 1.6 ton CO₂ / ton Kimyasal Bileşen X 

  • 300.000 ton x 1.6 = 480.000 ton CO₂ tahsis edilebilir.


Buhar Üretimi (Isı Kıyaslaması): 


  • Tesis yıllık 1.500.000 GJ buhar üretimi yapıyor. 

  • 1.500.000 x 0.070 = 105.000 ton CO₂ karşılığı tahsisat. 


Yakıt Kullanımı (Yakıt Kıyaslaması): 


  • Doğalgazdan sağlanan enerji: 300.000 GJ 

  • 300.000 x 0.050 = 15.000 ton CO₂ karşılığı tahsisat. 


Toplam kıyas değerine dayalı tahsisat hakkı: 600.000 ton CO₂ 


Toplam yıllık ortalama emisyonu: 800.000 ton CO₂ 


Tesisin yıllık bazda 200.000 ton CO’lik bir emisyon açığı oluşmaktadır. Tesisin bu farkı: 


  • Birincil veya ikincil piyasadan emisyon birimi satın alarak ya da 

  • Karbon piyasasında karbon kredisi (offset) ile (toplam tahsisat yükümlülüğünün %10’una kadar 2028'den itibaren denkleştirebilir.) 

  • Alternatif olarak, enerji verimliliği ve emisyon azaltım projeleri geliştirerek 


kapatması gerekmektedir. 


NOT: Bu örnekte yer alan tüm veriler, tesis tanımı, üretim miktarları, emisyon değerleri, kıyas katsayıları ve hesaplamalar örnekleme amaçlı olarak kurgulanmıştır. Herhangi bir gerçek üretim tesisi, faaliyet alanı veya resmi düzenleyici kurumla doğrudan ilişkilendirilmemelidir. Bu senaryo; yalnızca Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kapsamındaki tahsisat mekanizmalarını, kıyaslamaya dayalı hesaplama yöntemlerini ve karbon piyasası işleyişine dair genel kavramları açıklayıcı nitelikte sunmak amacıyla hazırlanmıştır. Gerçek uygulamalar; yürürlükteki ulusal mevzuat, Karbon Piyasası Kurulu kararları, tesis özelinde yapılan doğrulamalar ve yetkili kurumların rehber dokümanları esas alınarak yürütülmelidir.


Tahsisatların Teslimi ve Ek Rezerv Kullanımına İlişkin Esaslar 


İşletmelerin yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda idari yaptırımlar uygulanmakta ve eksik tahsisat, bir sonraki yılın yükümlülüğüne eklenmektedir. Ek rezerv, yalnızca belirli koşullar altında kullanılmakta ve fiyatı, birincil ve ikincil piyasa verilerinin %50 fazlası olarak belirlenmektedir. 

Tahsisat satışları ihale takvimine göre birincil piyasada gerçekleştirilirkenikincil piyasa sürekli ticaret yoluyla işlemektedir. Bu yapılar, fiyat istikrarı ve likidite sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. 


Fiyat İstikrar Mekanizmaları 


  • Piyasa İstikrar Rezervi (MSR): Fiyat dalgalanmalarına karşı oluşturulmuştur ve Başkanlık, belirli dönemlerde birincil piyasaya sunulacak tahsisatların bir kısmını doğrudan bu rezerve aktarabilir. 

  • Piyasa Esneklik Mekanizması: Sisteme bankalama (geçmiş yıl tahsisatlarının gelecekte kullanımı) ve ödünç alma (gelecek yıl tahsisatlarının mevcut yıl için kullanımı) gibi esnek uygulamalar entegre edilmiştir. 


ETS’de Karbon Kredisi kullanımı: Denkleştirme Mekanizması 


Yerli Karbon Kredileri Sisteme Dahil Oluyor Uygulama Esasları Türkiye sınırları içerisinde geliştirilen projelerden elde edilen yerli karbon kredileri, ETS kapsamındaki tesislerin yıllık tahsisat teslim yükümlülüklerinin en fazla %10’una kadar kullanılabilecektir. Söz konusu kredilerin kullanımına ilişkin usul ve esaslar, Başkanlıkça çıkarılacak ikincil düzenlemelerle tanımlanacak olsa da şöyle bir örnekle açıklayabiliriz: 200.000 tCO2e tahsisat teslim yükümlülüğü olan bir işletme bunun 20.000 tCO2e kısmını gönüllü karbon piyasasında üretilen karbon kredileriyle karşılayabilecek. Bu krediler ise yerel yenilenebilir enerji projeleri, enerji verimliliği  uygulamaları gibi projelerden elde edilebilir. Bu sayede hem yerli karbon piyasası gelişmekte hem de işletmeler yükümlülüklerini maliyet etkin bir şekilde yerine getirebilmektedir. 


Yaptırımlar ve Para Cezaları 


İklim Kanunu (7552 sayılı Kanun) kapsamında, sera gazı emisyonlarının izlenmesi, raporlanması ve doğrulanmasına ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmeyen tesislere yönelik idari yaptırımlar ve para cezaları, sistematik ve kademeli bir yapı çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu çerçevede, tesisin kategori sınıflandırması (A, B, C), emisyon düzeyi ve Emisyon Ticaret Sistemi’ne (ETS) tabi olup olmama durumu, uygulanacak yaptırımların belirlenmesinde belirleyici unsurlar olarak ön plana çıkmaktadır. 


Kanunun 14. maddesi uyarınca, doğrulanmış sera gazı emisyon raporunu süresi içinde sunmayan işletmelere uygulanacak idari para cezaları şu şekildedir: 


  • Kategori A Tesisler için ceza tutarı 500.000 TL olarak belirlenmiştir. 

  • Kategori B Tesisler için cezalar, tesisin yıllık emisyon hacmine göre iki alt sınıfa ayrılarak uygulanır: Emisyonu 50.000 – 250.000 ton CO₂e arasında olan tesisler: 1.000.000 TL ve Emisyonu 250.000 – 500.000 ton CO₂e arasında olan tesisler: 2.000.000 TL 

  • Kategori C Tesisler için cezalar daha yüksek olup emisyon hacmine göre ikiye ayrılmıştır:  Emisyonu 500.000 – 2.000.000 ton CO₂e arasında olan tesisler: 3.500.000 TL ve Emisyonu 2.000.000 ton CO₂e’yi aşan tesisler: 5.000.000 TL 


Bu cezalara ek olarak, Emisyon Ticaret Sistemi kapsamındaki işletmelere uygulanan idari para cezaları, yukarıda belirtilen tutarların doğrudan iki katı olarak uygulanır. Bu artırımlı uygulama, ETS'nin yasal çerçevesi içerisindeki yükümlülüklerin ciddiyetini ve düzenleyici önceliğini yansıtmaktadır. 


Örneğin, yıllık 300.000 ton CO₂e emisyon gerçekleştiren bir Kategori B tesisi, ETS kapsamındaysa ve doğrulanmış emisyon raporunu süresi içinde sunmamışsa, kendisine uygulanacak ceza 2.000.000 TL yerine 4.000.000 TL olacaktır.  


ETS Uygulama Dönemleri: Pilot Dönem (2026–2027) ve Birinci Uygulama Dönemi (2028–2035) 


Türkiye, Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), kademeli geçiş ve sistem adaptasyonu stratejisi doğrultusunda yapılandırılmış olup, iki aşamalı bir uygulama modeli benimseyecek: Pilot Dönem (2026–2027) ve Birinci Uygulama Dönemi (2028–2035). 


Pilot Dönem (2026 – 2027) 


Amaç ve Süreç Tasarımı: Pilot dönem, ETS’nin kurumsal çerçevesinin test edilmesi, sektörel veri kalitesinin iyileştirilmesi ve karbon piyasası altyapısının işlevselliğinin gözlemlenmesi amacıyla planlanmıştır. Kapsamda yalnızca Kategori B ve C tesisler yer almaktadır. Ancak, pilot dönemde kategori değiştirip A’ya düşen tesisler de süresi dolana kadar ETS yükümlülüklerini sürdürür. 


Kapsanan Faaliyetler (Sektör ve Teknoloji Bazlı) : 


  • 20 MW ve üzeri tesislerde yakıt yakımıyla elektrik üretimi (evsel/tehlikeli atık hariç)

  • Kok üretimi 

  • Metal cevherinin kavrulması, sinterlenmesi, peletlenmesi (demir-çelik ve alüminyum sektörleri) 

  • Demir, çelik ve alaşımlarının üretimi ve dökümü (2,5 ton/saat ve üzeri kapasiteli) 

  • 20 MW üzeri yakma üniteleriyle yapılan tüm demir içeren metallerin işlenmesi 

  • Birincil alüminyum ve alümina üretimi 

  • İkincil alüminyum üretimi (20 MW üzeri ünitelerle)

  • Diğer demir dışı metallerin üretimi (çelik ve alüminyumla sınırlı) 

  • 500 ton/gün üzeri döner fırınlarda klinker üretimi 

  • Amonyak ve nitrik asit üretimi 


Tahsisat İlkesi: Bu dönemde tüm yükümlü faaliyetler için %100 ücretsiz tahsisat uygulanacaktır. Bu, karbon maliyetine alışma sürecinde sektörlerin finansal yükünü azaltmayı amaçlar. Başkanlık, piyasadaki işleyişi desteklemek amacıyla işletmelere avans tahsisatlar sağlayabilecektir. Bu tahsisatlar, İşlem Kayıt Sistemi'ne (İKS) aktarılır ve o yılki ücretsiz tahsisat miktarından mahsup edilir. Bu yaklaşım, finansal planlama ve yükümlülük yönetimi açısından işletmelere zaman avantajı sunar. 


Önemli Kısıtlar: 


  • Karbon kredisi kullanımı (denkleştirme) bu dönemde uygulanmayacaktır. 

  • Pilot dönem tahsisatları, yalnızca bu döneme ait yükümlülükleri karşılamak için kullanılabilir. 

  • Piyasa işlemleri, 30 Nisan 2029 tarihine kadar sürecek; bu tarihten sonra tahsisatlar geçersiz sayılacaktır. 

  • Bu tarihe kadar yükümlülüğünü yerine getirmeyen işletmelerin yükümlülükleri, 1. uygulama döneminin ilk yılına devredilir (7552 sayılı Kanun, Md. 9/5). 

  • Bu dönemde uygulanan idari para cezaları %80 oranında indirimli olarak uygulanacaktır. 


Birinci Uygulama Dönemi (2028 – 2035): Tam Ölçekli ETS Uygulaması 


Birinci uygulama dönemi, 2028 yılına ait emisyonlarla başlar ve 2035 yılı emisyonlarıyla sona erer. Kategori B ve C tesisleri kapsar. Alt Dönem Yapısı şu şekildedir: 


  • Birinci Alt Dönem: 2028 – 2030 

  • İkinci Alt Dönem: 2031 – 2035 


Birinci alt dönem için yıllık kıyas değerleri, doğrulama raporları sonrası Ulusal Tahsisat Planı’nda ilan edilir. 


İkinci alt dönem için tek bir kıyas değeri belirlenir ve dönemin başlamasından önceki yılın Kasım ayının son iş gününe kadar yayımlanır. 


Sonuç 


Türkiye’nin Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) yönetmelik taslağının yayımlanması, özellikle B ve C kategorisindeki yüksek emisyonlu tesisleri doğrudan kapsayan, ciddi teknik ve yönetsel yükümlülükler içeren yeni bir dönemin başlangıcını işaret etmektedir. Bu doğrultuda, işletmelerin sadece mevzuat uyumu değil, aynı zamanda karbon finansmanı, rekabet gücü ve sürdürülebilirlik stratejileri açısından da kurumsal düzeyde stratejik hazırlık yapmaları gerekmektedir. 


Tesislerin, kurulu kapasiteye ve yıllık sera gazı emisyon hacmine göre ETS kapsamındaki kategori (A, B, C) sınıflandırmalarını yapması; kapsam dahilindeki faaliyetlerini tespit ederek sürece hangi yükümlülüklerle dâhil olacaklarını belirlemesi gereklidir. 


Yönetmelik, yerli karbon kredilerinin ETS yükümlülüklerinin %10’una kadar kullanımına izin vermektedir. Bu doğrultuda, gönüllü piyasa projelerine yatırım yapmak, ön alım veya uzun vadeli offtake anlaşmaları gibi çözümleri stratejik olarak değerlendirmek ve maliyet etkinliğine odaklı bir dışsal denkleştirme portföyü oluşturmak kritik önem taşımaktadır. 


İklim Kanunu'nun tamamını okumak için tıklayınız.


ETS Yönetmelik Taslağı'nın tamamını okumak için tıklayınız.


Goldstein Carbon olarak bu dönüşüm sürecinde işletmelere rehberlik etmeyi, bilgi paylaşımını ve süreçlerin doğru anlaşılmasını sağlamayı önceliğimiz olarak görmekteyiz. ETS yükümlülükleri, karbon piyasası stratejileri ve gönüllü karbon kredilerinin etkin kullanımı konusunda her zaman bizimle iletişime geçebilir, uzman ekibimizden destek alabilirsiniz. 

bottom of page